BEYKOZ BELEDİYESİ SORUŞTURMASIBeykoz Cumhuriyet Başsavcılığınca, CHP'liler tarafından yapılan ihbarlar ve sunulan belgeler sonrasında Beykoz Belediye Başkanı Alaattin Köseler'in de aralarında bulunduğu 4 şüpheli hakkında "ihaleye fesat karıştırma", 17 şüpheli hakkında da "ihaleye fesat karıştırma" ve "suç işlemek amacıyla örgüt kurma, üyelik ve yardım" suçlarından yakalama, gözaltı, arama ve el koyma talimatı verildi. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince, Köseler ile 20 şüpheli, 27 Şubat'ta gözaltına alındı. Soruşturma kapsamında Köseler'in de aralarında bulunduğu 13 şüphelinin ise 4 Mart'ta tutuklanması kararlaştırıldı.
BEYKOZ CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINCA FEZLEKE DÜZENLENDİBeykoz Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan 402 sayfalık fezlekede, Beykoz Belediye Başkanlığı bünyesindeki destek hizmetleri, işletme ve iştiraklerle sosyal yardım işleri müdürlüklerinin yapmış olduğu birçok mal ve hizmet alımında, ihalelerde açıklık, eşit muamele, rekabet, doğruluk ve gizlilik ilkelerine aykırı davranıldığı belirtildi. Fezlekede, birbiriyle irtibatlı aynı firmalardan dönüşümlü tekliflerin alındığı kaydedildi. Fezlekede, bazı ihale yüklenicisi firma ve teklif veren diğer firmalar arasında adres, akrabalık ve ortaklık düzeyinde organik bağ olduğu bilgisine yer verildi. Bazı mal ve hizmet kabullerinin açık hesap şeklinde ihalelerden önceki tarihlerde gerçekleştirildiği belirtildi. Ayrıca belediye stok kayıtlarına göre eksik ya da hiç mal teslimi olmamasına rağmen ödeme yapılan ihalelerin olduğu ifade edildi.
Alaattin Köseler tarafından kaleme alınan ifşa niteliği taşıyan mektubun tam hali ise şu şekilde:Vekillik görevi; seçilmiş belediye başkanının vizyonuna sahip çıkmak, aldığı kararlara saygı duymak ve onun yokluğunu bir fırsata çevirmek yerine, kendisine emanet edilen iradeyi sadakat ve olgunlukla korumaktır.
Sayın Özlem Vural Gürzel de seçilmiş 31 meclis üyelerinden biridir. Bıraktığım emaneti, diğer meclis üyeleriyle birlikte, ortak akılla; dışlamadan, ayrıştırmadan yönetmesi gerektiğini unutmamalıdır. Her zaman belirttiğim gibi, Beykoz, mahalle kültürüne sahip, aidiyet ve vefa duygusu güçlü, çok özel bir ilçedir.
Beykoz'u, Beykoz'la organik ya da duygusal bağı olmayan kişilerle yönetilemediği geçmişte de görülmüştür. Bizler gecemizi gündüzümüze katarak, büyük bir mücadele ile "Beykoz'u Beykozlular yönetecek" diyerek yola çıkmıştık. Üzülerek görüyorum ki hem bu sloganın hem verdiğimiz emeklerin hem de Beykoz halkının şahsıma gösterdiği sevginin değeri bilinmemektedir, değersizleştirilmektedir. Beni seçen Beykozlular bu vefasızlığı kabullenecek insanlar değildir.
Dört ayda beni yalnızca iki kez ziyaret eden Sayın Vekil, tüm uyarılarıma rağmen Beykoz'luluk bilincine gereken hassasiyeti gösterememiştir. Kendisinin, vekaleten yürüttüğü bu görev süresi boyunca Beykoz'u tanımayan, bu kente hiçbir aidiyeti olmayan ve şahsıma kurulan kumpas'ın doğrudan parçası olan kişilerle birlikte hareket etmeyi tercih ettiğini görüyoruz.
Kaldı ki, bu kumpası kurgulayanların kendi içimizden (belediye) olduğunu da bütün kamuoyu bilmektedir. Üzülerek görüyoruz ki, bu süreçte birleştirici olması gerekenler ayrıştırıcı olmayı tercih etmiştir. Şahsımın referans gösterdiği insanları bile görevden alınarak tam bir ötekileştirme süreci sergilenmiştir.
Bir vekil, kendi seçilmiş başkanının isteklerini neden görmezden gelir? Bunları kimlere hizmet etmek için yapar?
Bunu bütün Beykoz'lu hemşehrilerime soruyorum. Özellikle, yaşadığımız bu süreçte "biz" olma sorumluluğunun ne kadar değerli olduğunu vurgulamak zorundayım.
Sayın Vekil geçici bir görevde olduğunu unutmamalıdır, umarım bu mektup kendisinde ve akıl hocalarında bir farkındalık oluşturur.
Beykoz'un seçilmiş Belediye Başkanı görevine tekrar dönene kadar Beykoz'luların tüm hassasiyetlerine hâkim bir belediye başkanının tecrübelerini daha dikkatli uygular. Değerli Beykoz'lu hemşehrilerim, İddianame 25/06/2025 tarihinde bana ulaştı. Duruşmaya henüz çıkmadım. Bunu hatırlatmak isterim.
Benim Yüce Türk Adaletine inancım her şeye rağmen tamdır. Bu süreçte her türlü linç karşısında yalnız bırakılan ailemin maalesef yanında olamıyorum.
Gerek oğlum, gerek eşim doğup büyüdüğüm Beykoz'da yalnız bırakılmış ve büyük bir haksızlıkla karşı karşıya kalmıştır.
Hâlen bazı kişilerin saygısızca ve büyük bir kötülükle tarafıma saldırdığını görüyorum.
Ayrıca bu kişilerin partimize de büyük zarar verdiğini söylemek zorundayım.
Bizi bu noktaya getiren bu grup, yakın zamanda ilahi adaletle hak ettiklerini bulacaklardır. En kısa zamanda bu süreci atlatacağımıza ve yine bir arada olacağımıza bütün kalbimle inanıyorum.
Sizlerle tekrar kavuşana kadar kıymetli ailem ve Beykozluluğumuz için kurduğumuz ortak hayalleri siz değerli hemşehrilerimize emanetitir. Hepinizi sevgi ve hasretle kucaklıyorum.
Alaatin Köseler Beykoz'un seçilmiş Belediye Başkanı Silivri